"Bilmemek" Erdemi
(…) Tüm mitolojik kahramanlar gibi kendini maceranın akışına bırakır; daldığı uykular, gündüz düşleri, konuşan kuzgunlar, esrik şamanların kehanetleri, konuşan ikiz aylar ya da tüm dünya da farklı farklı bedenlenmelerle yardıma koşan bir hayvan-insan kardeşliği teşkilatının ona yaşattığı erginlenme Corto’da bir şaşkınlık yaratmaz. “Bilmemek” onun erdemidir. “...Böylesi bir cehalet esastır -esas olmakla da kalmayıp, aynı zamanda sağlıklıdır; çünkü bu cehalet olmadan deneyimin kök salacak, büyüyecek ve yaşam aracılığıyla olgunlaşarak bilgeliğe dönüşecek hiçbir meyve verici etkisi, hiçbir ‘yeni şey’ olamaz. Yalnızca gerçekten cahil olan kişi gerçek bir bilgeliğe ulaşabilir.”(1) Bu docta ignorantia, hem temel Budist inanışta hem de Hıristiyan teolojisinde hakim olan cehalet öğretisidir - gündelik naif “cehalet” durumundan içe doğru bir ilerleyişle, Evrensel Benlik’in kavranması Arayış’ın öznesinin saadet dolu yoludur.(2) Özne çevresinde olup biten herşeyin içinden zarif bir biçimde süzülür. Devinir, devindirir, ama beyefendiliğinden hiçbir şey kaybetmez. En zor anlarında dahi, önemli mevkilerde tanıdıklarından faydalanmayı düşünmez (mesela Stalin, Onasis, John Reed, Jack London gibi karakterler Corto ile dostluklarıyla karşımıza çıkar).
“Düşle Gerçek Arasında Bir Masal: Corto Maltese” başlıklı yazıdan bölüm Foti Benlisoy - Bağış Erten - Seçkin Erdi-Serüven Çizgi Roman Araştrımaları Dergisi, Sayı: 3
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home