Pazartesi, Ocak 31, 2011

Reassurance

link

Etiketler:

Pazar, Ocak 30, 2011

Bir Serüven Klasiği, Spirou

Spirou’nun serüvenleri ekseriyetle dünyaya, haliyle Paris’e yönelik büyük bir tehdide karşı verilen mücadeleye dayanır. Çılgın bir bilim adamı, intikamcı bir kötü, yeni bir enerji kaynağı, tehlikeli bir silah, büyülü bir sıvı, tekinsiz yolculuklar, büyük sırlar, dünya tarihini değiştirecek keşifler, Spirou evreninin eksilmez unsurlarıdır. Onu ve arkadaşlarını olağandışı bir gelişmenin içinde biteviye hareket halinde görürüz. Her şey kıyametvari bir finale doğru gider ve yine her şey, hiçbir şey olmamışçasına kendi olağan seyri içinde durulur. Dünya, Fransa, Paris, doğa, insanlık ve bazen küçük bir kabile ölümden, dönüşü olmayan bir sondan kurtulur. Serüvenin bitiş karelerinde Spirou ve yakın arkadaşı Fantasio’yu güneşlenirken, meyve kokteyli içerken veya tatil havasında vakit geçirirken görürüz…

Yazınn tamamı için link

Etiketler:

Cumartesi, Ocak 29, 2011

Sürpriz

Cuma, Ocak 28, 2011

Miyavv..

Perşembe, Ocak 27, 2011

Betty Page

link
Mahmud A.Asrar

Etiketler:

Çarşamba, Ocak 26, 2011

Vampires

link

Etiketler:

Salı, Ocak 25, 2011

Tuhaf Öyküler 1 Çıkıyor

Etiketler:

Pazartesi, Ocak 24, 2011

5th Boondock Saints

link

Etiketler:

Pazar, Ocak 23, 2011

David Mack

(...) Mack’in görsellik tercihleri sayfayı bütün olarak bir tabloya dönüştürmek, panel yapısını kırmak, yazıları da görsel olanı açıklayan bir unsur yerine şiirsel yorumlar halinde sayfaya dağıtmak üzerine kuruludur. Teknik olarak suluboya, pastel, kara kalem, fotoğraflanmış çeşitli görsel dokuları kullanır ve bunların bir araya getirildiği her türlü kolaj sayfaları oluşturur. Karakterleri, çoğunluğu arkadaşlarından oluşan modellerin fotoğraflarını baz alarak çizer. Fotoğraflarda tercih edilen açılar ve çizime dönüştürülürken yapılan deformasyonlar, karakterlerin görünüşünü ve duruşlarını çizgi romanlarda alışık olduğumuz tasarımların dışına taşar. Gerçekçi olan karakter çizimleri, öykünün ilerleyişinde algının yarattığı bozulmalarla kimi zaman karikatürize bir hale gelir. Özellikle Kabuki’de Japon kültürünün de etkisiyle mangalarda sıkça kullanılan süper deformasyonlara uğrarlar.

Cumartesi, Ocak 22, 2011

Ero...Ero

link

Etiketler:

Cuma, Ocak 21, 2011

Tex

link

Etiketler:

Perşembe, Ocak 20, 2011

Yu ken taç dis

link

Etiketler:

Çarşamba, Ocak 19, 2011

Herkesin bir çizgi roman hatırası vardır...


link

''...o dönem tom miks, teksas gibi çizgi romanlar okurdu bütün çocuklar. bizde de para yok tabii. arada tom miks, teksas yürütürdük annemin evinin köşesindeki bakkaldan. abim bu suçları işlemezdi. o okurdu sadece. o hep temiz kaldı. ben hem planı yapardım, hem de uygulamayı. yervant yardım yataklık yapardı. bakkalın önünde dergiler ipte asılı dururdu. mandalı çıkarır, malı kapar, yokuştan aşağı hızla inerek kaçardım. çocukluk aklı işte. bir gün yine yervant'la birlikte bakkaldan parasını ödemeden çizgi roman aldık, daha doğrusu yürüttük. annem gördü bunu ceketimin cebinde. paranız yok ki, nerden aldınız bunu diye sıkıştırdı bizi. ...itiraf edince, kulağımızdan tuttuğu gibi, yürüyün gidiyoruz demez mi? çaresiz, götürdük annemi oraya. çocuklar bunu parasız almışlar, benim de alacak param yok, diyerek iade etti degileri. oradaki utancı hiç unutmam. anamın dürüstlüğünü de öyle. çektiği bütün o zorluklara rağmen hep dürüstlükle ayakta kaldı.''
(hosrof orhan dink. hrant dink'in kardeşi...)

...

''...hrant bir çizgi roman hastasıydı. tom miks, teksas okurdu en çok, yani çelik blek... sonra da biz devraldık bu alışkanlığı tabii...
...13-14 yaşlarımdayken bir gün gedikpaşa'da tombala oynadım ve üç paket sigara kazandım. tombalacı sigaraları vermek istemedi. ben de çelimsizim gerçi ama kavgacıyım. tombalacıyla tartıştık ve ben bunu yere yıktım, elinden üç paket sigarayı da aldım. tam uzaklaşacakken tombalacının erketeleri üzerime çullandı ve bana eşek dayağı attılar. daha sonra araya girenler beni alıp eczaneye götürdüler. tipim değişmiş bir halde eve geldim. pat! hrant çıkageldi. vaziyetimi görünce müthiş öfkelendi. olanları anlattım. kalk, gidiyoruz, dedi. bu tombalacıların toplandığı bir kahvehane varmış. sordu soruşturdu, yerini öğrendi. o önde ben arkada içeri daldık. içerisi dolu. lafın tam anlamıyla meydan okudu orda hrant. kimsede çıt yok. baktım, tartıştığım tombalacı sigara paketlerini masanın üzerine koymuş, çay içiyor. gittim masadan üç paket sigarayı aldım. gene çıt yok. kimse hareket etmiyor. kimse bu gözüpek delikanlıya karşı gelmeyi göze alamıyor. hrant'a baktım şöyle bir. vay be, dedim, benim abim çelik blek... en sevdiğim çizgi roman kahramanı...
...eve döndük. tam iki gün uyumuşum. yorgunluktan mı, mutluluktan mı, bilemem artık...''

(yervant levent dink. hrant dink'in küçük kardeşi...)

Etiketler: ,

Salı, Ocak 18, 2011

Spirit

link

Etiketler:

Pazartesi, Ocak 17, 2011

Yangın

Lidya
link

Etiketler:

Leman 1000.Sayı

Güzel bir sayı olmuş, 1000.sayı vurgusu dışındaki yazı, karikatür ve çizgi romanlar olmasa, bence daha güzel olurmuş. Eski işler hiç yayınlanmasaymış mesela...ya da Ramize'nin yaptığı gibi bir biçimde değinselermiş... Perker, Ersin ve Çağçağ'ın hikayeleri sıcaklık katmış saygı duruşuna...

Etiketler:

Pazar, Ocak 16, 2011

Sahiden Yalnızmış, Kimsesizmiş bu Red Kit...

(...) Modern bir polis örgütü kuran Pinkerton’la romantik ve bağımsız kanun koruyucu Red Kit karşılaştırılmış. Yöntemle önsezi, kanun kitabıyla şefkat, üniformayla hempalık, polisle yalnız kovboy kıyaslanmış ve doğal olarak ikincisinden yana tavır koyulmuş. Western türünde polise (Şerif) olan güvensizlik, liberal burjuva zihniyetinden çıkar. Pazarın kendi kurallarıyla hemhal olabileceğine inanan söz konusu zihniyet, devletin zayıf kalmasını tercih eder. Şerife harcanan para bir savurganlıktır, artık değeri (ve yatırımı) azaltan ve getirisi olmayan bir kesintidir. Red Kit’in gündelik hayata ve pazarın kurallarına karışmadan yaşaması, banka soyguncuları ve kalpazanlarla uğraşması, hem alt sınıflarla hem burjuvaziyle iyi ilişkiler kurması, şerif olmaması, ihtiyaç halinde görev alması ve yerleşik hayatı reddetmesi onu popüler kılan nitelikler. Dikkat edilirse suç ve cezayla ilişkisi hiçbir biçimde skolastik değil, dizide iradelerden çok zekâ çatışması yaşanıyor. Avarel veya Rintintin’in mevcudiyeti, bu çatışma parodisini vurgulamak adına işlevsel. Red Kit, çevrimli-cevherli bir nişancı olarak silahını kullansa da asıl maharetini ipuçlarını izleyerek muammayı çözdüğü dedektiflik gösterisinde sergiliyor.

Yazının tamamı için link

Etiketler:

Cumartesi, Ocak 15, 2011

Ayna

link

Etiketler:

Cuma, Ocak 14, 2011

Necrophim

Tempo Slice

link

Etiketler:

Perşembe, Ocak 13, 2011

Breezy Day


link

Etiketler:

Çarşamba, Ocak 12, 2011

Çizgi Romana Atatürk'e Hakaretten Suç Duyurusu

CHP Manisa milletvekili Şahin Mengü, "Genç Mustafa" adlı çizgi romanda, "Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret edildiği ve sövüldüğü" iddiasıyla, eseri kaleme alan Yalın Alpay ve çizimleri yapan Barış Keşoğlu hakkında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Suç duyurusu dilekçesinde, Kasım 2010 tarihinde yayınlanan, Yalın Alpay tarafından kaleme alınan, Barış Keşoğlu tarafından çizimi gerçekleştirilen "Genç Mustafa" isimli bir çizgi romanda, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatının resmedilerek anlatıldığı anımsatıldı.

Dilekçede, çizgi romanda, 1905 yılında Osmanlı İmparatorluğu döneminde sarayda çavuşluk yapan bir görevlinin kendi ağzından anlatımına yer verilerek, saraya tutuklu olarak getirilen subay Mustafa Kemal’in sorguya alınması ve sonrasında ellerinin bağlanarak bir paşa tarafından yumruklanarak dövülmesi, yerde yatarken yüzünün tekmelenmesi ağzından burnundan kanlar dökülmesi, paşa önünde elleri bağlanmış yerde çömelmiş vaziyette bulunan Mustafa Kemal’in sopa ile dövülerek ağzından kanlar fışkırmasının resmedildiği aktarıldı.

Yine kitapta elleri bağlı olan Mustafa Kemal’in yüzüne aynı paşa tarafından yumruk atılması ve Mustafa Kemal’in yere düşerek duvara dayalı başından darbe almış ve burnu kanar vaziyette dövülmesinin resmedildiği anımsatılan dilekçede, "Ülkemizin kurucusu Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk hiçbir resmi belgeye ve veriye dayanmayan tamamen kurgu/senaryo şeklindeki çizimlerle; Osmanlı sarayında yumrukla, sopayla dayak yiyen, işkence gören, kafası yerde tekmelenen bir aciz, zavallı konumunda resmedilerek küçük düşürülmüş ve aşağılanmıştır" denildi.

Dilekçede, şunlar kaydedildi: "Bir askeri lider olarak kudret ve yüksek cesareti ile çöküntü halinde bulunan bir imparatorluktan Kurtuluş Savaşı’nı başlatan, yedi düvele karşı verdiği mücadele ile bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarak, Türkiye’nin özgürlük ve bağımsızlığını şerefli bir şekilde ilan eden, modern dünyanın ileri görüşlü anlayışını kabul ederek, ilke ve devrimleriyle çağdaş ve yüce bir eser olan Türkiye Cumhuriyeti’ni meydana getiren Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk; söz konusu çizgi romanın okuyucusu olan çocuklara, gençlere ve tüm kamuoyuna hiçbir tarihsel gerçekliğe dayanmadan ’padişahın canına kastetmekle suçlanan, acizlik ve çaresizlik içerisinde Osmanlı sarayında dayak yiyen, ayak altında tekmelenen, sopayla dövülen, işkenceden bitap düşmüş bir tutuklu’ biçiminde tanıtılarak ve resmedilerek aşağılanmış, manevi şahsiyeti açıkça küçük düşürülmüştür." Suç duyurusu dilekçesine, kitabın önsözünde; yazarı Yalın Alpay tarafından "...Osmanlı İmparatorluğu’ndan kopup da, Atatürk ile bir şekilde hesaplaşmaya girmeyen hiçbir millet yoktur. En şiddetli hesaplaşmalar ise doğal olarak kurucusu olduğu Türkiye’de gerçekleşmektedir. Bununla birlikte, güncel yaşamımızda hemen hemen her noktada referans olarak aldığımız bu liderin yaşamı ve düşünceleri hakkında aslında pek çok noktadan habersiziz. Bu kitap Atatürk’ü bugünden tekrar bir algılama çabasıdır" şeklinde yer verilen ifadelerle de söz konusu çizgi romanın, Mustafa Kemal Atatürk’le ilgili bir hesaplaşma ürünü olduğunun ve Mustafa Kemal Atatürk’ü bugüne kadar algılanandan farklı bir biçimde algılatma amacı taşıdığının, bu saikle yayınlandığının açık bir biçimde ortaya konulduğu belirtildi.

Dilekçede, Alpay ve Keşoğlu’nun, 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunu’nun 1. ve 2. maddeleri uyarınca; "Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret ve sövme" iddiasıyla cezalandırılmaları talep edildi.

link


Etiketler:

Gece Ziyaretçileri

link

Etiketler:

Salı, Ocak 11, 2011

Nicole


link

Etiketler:

Pazartesi, Ocak 10, 2011

Eskiz

link

Etiketler:

Pazar, Ocak 09, 2011

Malcolm ve Mustafa

(...) Yakın zamanlarda çok sayıda biyografik çizgi roman albümü yayınlandığını söylemiştim. Bu görece çokluk içinde iki albüm var ki diğerlerinden hemen ayrılıyorlar. Doğrusu, bir sıralama olarak okunmasını istemem ama ilk olarak gerek senaryosu gerekse görsel tasarımı nedeniyle Helfer-Duburke ikilisinin ortak üretimi olan Malcolm X’ten (Everest Yayınları, 2010) söz edeceğim. Malcolm X’in romanesk hayatının katkısını mutlaka hesap etmek gerekiyor ama iyi bir hikâye ve tahkiye kurulmuş, çizer Duburke çiniyi foto realistik ölçülerde kullanarak albümün belgeselci tutumunu pekiştirmiş. Kıyaslama daha açıklayıcı olabilir: başarılı bir çizgi romancı olmakla birlikte Rick Geary, Troçki’de (Everest Yayınları, 2010) ardışık bir anlatıma nedense başvurmamış, belgeselcilik anlatıda galebe çalmış. Diyalog neredeyse hiç kullanmadığı gibi dramatik bir denge kurmayı tercih etmemiş. Geary, resmetmek dışında kendini anlatıya hiç katmamış. Manga tarzında yayınlanan Gandhi (Kazuki Ebine, Galata Yayınları, 2010) veya Darwin’de (East Press, Yordam Kitap, 2010) hikâyeye belgeselcilikten daha fazla önem verilmiş. Yine Malcolm X ile kıyaslarsak söz konusu mangaların erken ergenlere yönelik hazırlandığı anlaşılıyor. Olabildiğince basitleştirilerek, malumatı kimi sayfalarda toplayarak, okura o sayfaları atlayarak okuma imkânı vererek kurgulanmış bu çalışmalar.

Yazının tamamı icin link

Etiketler:

Rock Golem

Murat Gürdal Akkoç
link

Etiketler:

Cuma, Ocak 07, 2011

Sanki Hep Aynı Türkiye

(...) Karikatürkiye, siyaset temelli, günün-haftanın en önemli olayını, manşet ya da sürmanşeti yorumlayan karikatürlerden oluşuyor çoğunlukla. Çeviker’in magnum opus’u Gelişim Sürecinde… dizisiyle kıyaslanırsa, o denli mufassal bir çalışma olmadığı hemen anlaşılıyor. 1923-2008 arasını karikatürlerle anlatmak kuşkusuz meşakkatli iş; karikatür seçimlerine bağlı olarak gelişen bir siyasi tarih perspektifi kurmak, ister istemez bir ‘eksikliği’ mümkün kılıyor, onun da farkındayım. Evet, her seçim subjektiftir, editöryal tercihleri tartışmak ancak bunu hesap ederek mümkün olabilir ama yine de söylemeden edemeyeceğim. Karikatürkiye, belli çizerlere yoğunlaşan, onları romanesk hürmet ve meftuniyetle sarmalayan bir çalışma. İlk dönemler söz konusu olduğunda bir üretici kıtlığı vardır, bu yoğunlaşma o yıllarda anlaşılabilir ama 1950 ve 1970 sonrasında gerçekten önemli bir karikatürist artışı yaşanıyor. Oysa bakıldığında Tan Oral ve Turhan Selçuk ağırlıklı bir seçim yapılmış, Vehip Sinan gibi İslami sağın gerçekten önemli bir ismiyse tek bir çalışmasıyla bile yer almamış örneğin. Gırgır ve sonrasındaki mizah dergilerinin kısıtlı kullanılacaklarını tahmin etmiştim, sağ basının bu denli az yer alacağını beklemiyordum.

yazının tamamı için link

Etiketler: ,

Jules Verne

Mahmud A.Asrar
link

Etiketler:

Perşembe, Ocak 06, 2011

Thorgal

Yıldıray Çınar
link

Etiketler:

Çemçük Ağızlı Adamların Fıkracısı

(...) Günümüzün mizah dergileri 6 ya da 7 yıl içinde yaşlanabiliyorlar. Hakeza, pek çok üretici, bugün, ne kadar yoğun ilgi görürse görsün benzer süreler içinde gündemden düşüyorlar. Geçmişteki kadar büyük dergilerden ve unutulmaz usta ölçüsünde isimlerden bahsedebilmek artık mümkün değil. Başka türlü ve çok daha hızlı bir hayat yaşanıyor. Öyle ki benzer bir espri anlayışına sahip olan, birbirlerinden etkilenerek kendini geliştirmiş üreticilerin bile öncesi ve sonrası bilinmeyebiliyor. Örneğin günümüzün sevilen üreticilerinden biri olan Umut Sarıkaya’nın Ahmet Yılmaz, Mehmet Çağçağ veya Engin Ergönültaş ile bir bağı olduğunu söylemek çok da anlamlı olmayabiliyor. Ergönültaş hariç her üç isim de karikatüristliğe devam ediyorlar ama hiç birisi mizah camiası dışında Sarıkaya kadar tanınmıyorlar. Oysa on yıl kadar önce hiç de böyle değildi. Üretimlerin ve üreticilerin ne denli çabuk eskidiğini gösteren ilginç bir olgu bu...

Yazının tamamı için link

Etiketler: ,

Çarşamba, Ocak 05, 2011

Zombie Kill...

link

Etiketler: