Cumartesi, Şubat 26, 2011

Her Karış Toprağı Sulandı Kanla…

(...) Siperlerdeydik, isminden anlaşılacağı gibi geçen yüzyılın ilk büyük savaşını resmeden bir çizgi roman; yalnızca savaşı değil siper gerisinde yaşanan gündelik yaşamı betimliyor. O ağır ve iç acıtan koşullarda askerlerin nasıl yaşadığına, direndiğine ve ölümle-ölüm fikriyle nasıl baş ettiklerine odaklanılıyor asıl olarak. Bir dönemi anlatmakla birlikte kronolojik bir tutumu tercih etmemiş Tardi, sonu ölümle biten kısa hikâyeler seçmiş. Askerler, episodların başında, bazen daha ilk kareden bizimle konuşuyorlar ya da bir üst ses, günlük ya da mektup yazar gibi yaşadıklarını anlatıyor. Konuşanların hepsi içli, bıkkın ve öfkeliler. Savaşın anlamsız yüzünü gösteren hırpanilik, açlık, yoksunluk ve sair ne varsa epigraflar, vesikalar, rakamlar ve tahlillerle tasvir ediliyor. Tardi, kısa, alaycı, ısırıcı nitelikte araya girmeler yapmıyor değil… Her dizesinde bir boru sesi, her cümlesinde şaha kalkan süvariler, şehitler ve feda edilen kan olan hamaset edebiyatını diline doluyor. Hani insan uzun süre maske taşırsa bir gün yüzü müdür, maskesi mi fark edemezmiş ya… Tardi hamaset maskesiyle uğraşıyor, “yalan söylüyorsunuz” dedirtiyor anlatıcılarına, onların ağır tecrübelerinin posasını çıkartıyor sayfalarına… “Böyle geçiyor işte günler!” diyor askerler, silah taşımaktan bükülmüş kolları, sakallı yüzleri, tükenmiş inançlarıyla ölümü bekler gibi mırıldanıyorlar; cesetler, sıçanlar ve çamur tamamlıyor prelüdü.

Yazının tamamı için link

Etiketler:

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home