Cuma, Haziran 04, 2010

Benim Yazdığım Deli Gücük Biraz Daha Haşin ve Öcü

(...) İlk öyküm için masaya oturduğumda, Aziz Tuna gibi iyi bir eşkıya öyküsü yazamayacağımı biliyordum. Bu yüzden Deli Gücük’e başka bir açıdan yaklaşmaya karar verdim ve onu daha yabancı, tuhaf bir kuvvet, bir nevi doğal veya doğaüstü felaket olarak betimlemek istedim. Bir başka hedefim de, Deli Gücük’ün “kötülere” olabilecek en şiddetli biçimde darbe indirmesi idi. O yüzden, yani ceza suça uygun olsun diye, kötü adamlarımı insanlığın en yüzkarası numunelerinden seçtim. Olay örgüsü ya da karakterden çok, atmosfere önem veriyorum. Sanırım benim yazdığım Deli Gücük biraz daha haşin ve öcü. Rumeli/Anadolu/Mezopotamya folklorundaki çeşitli “iyi saatte olsunlar” mahluklarına daha yakın bir “güç”. Ama buna karşılık, Aziz Abi ya da Özgür’ün versiyonlarına göre de daha sınırlı ve tutuk bir tasvir benimkisi. Yazdığım tüm Deli Gücük öykülerinde Deli Gücük’ün söylediği cümlelerin toplamı yarım düzineyi geçmez. Kargaları, ondan daha çok konuşmuştur muhtemelen (...)

Deli Gücük senaristlerinden Murat Başekim ile yapılan röportajın tamamı için
link

Etiketler:

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home