Pazartesi, Ağustos 18, 2008

Hellboy ve Mignola

Folklor ve mitolojiyi her zaman sevmişimdir, içlerinde muhteşem karakterler vardır, ve ben onları oyuncak askerler gibi görüyorum, demek istediğimi anlıyor musun? Benim tüm diğer oyuncak askerleri dövecek bir adama ihtiyacım var; bir çocuğun sahibi olabileceği en iyi oyuncak askerler setine: Herkül var, Thor var, Odin var, hepsi var. Benim tek bir orijinal oyuncak asker yapmam gerekiyor ki gidip tüm diğer oyuncak askerleri dövsün. İşte benim düşünce sürecim bu kadar basit işliyordu. Yine de Hellboy’u yaratırken oldukça endişeliydim çünkü “Biliyorum benim ilgimi ayakta tutmak çok zor, beni ileride çok fazla sıkabilecek bir şeyler ortaya çıkarmak istemiyorum” diye düşünüyordum. O yüzden Hellboy’u mümkün olduğunca belirsiz yaptım ve karakteri en azından çizmesi zevkli olabilecek bir şekilde tasarladım. Sıradan bir adamı çizmekten sıkılıyorum, bu adama verdiğim saç stili veya burundan veya işte her neyse, sıkılıyorum, o yüzden... Ayrıca, ben belirli bir insan karakteri hep aynı şekilde çizmekte usta biri değilim. Ben de, eğer bu herife yeterince belirgin bir tip verirsem, onun çok tuhaf veya boktan bir çizimini bile yapsam bunun o karakter olduğu anlaşılır diye düşündüm. Ayrıca, bunun canavarları araştıran, onlarla kavga eden bir karakter olduğunu düşünürsek, bir odada konuşuyor bile olsa çizilecek en azından bir canavar olacaktı: Karakterin kendisi (Mignola, Hellboy'u anlatıyor)

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home