MangAnime çıkacak mı?
Diyorlar ki Türkiye'de çizgi roman kitapları koleksiyoncular için çıkıyor… Siz ne diyorsunuz?
Koleksiyoncuların satışlarda önemli bir etken oldukları, onları düşünerek yayın çıkartıldığı görülebiliyor. Koleksiyoncuların çizgi roman okurları içinde ağırlığı nedir doğrusu bilmiyorum…Bir diziyi biriktirmek ile koleksiyoncu olmak farklıdır
Hayır, tahminim oluyor ama kendime saklamayı tercih ederim. Ayrıca ortada tahminde bulunacak çok yeni bir şey yok ki
Baştan karşıyım demem ama kişisel olarak çizgi roman denilince herkesin aklına gelen anlamdan farklı bir şeyin peşindeyim diyebilirim.
Hepsini okumaya çalışıyorum, tekrar okumayacağım çok çizgi roman var. Bir kısmı halen piyasa koşullarında çok satıyor
Çizgi roman hakkında yazmaya erken sayılabilecek bir yaşta yazmaya başladım. Mesafeli olmam gerektiğini düşünerek yazdım, bu durum okur olarak da etkiledi beni… Beğenileri biçimlendiren birçok etken var, yaşadığımız hayat, çevremizdekiler, mesleklerimiz, aidiyetlerimiz vesaire… Daha çok yerli çizgi romanlara ilgi gösterdiğim bir çocukluk geçirdim diyebilirim. Tutkuyla sakladığım kitaplarım oldu ama koleksiyoncu olmadım…Eskisi kadar iştahlı okumadığım çizgi romanı almaya devam etmem, bazen alışkanlıkla satın alırız, okumamaya başlamışızdır… O zamanlar mutlaka bırakırım, hatta bütünüyle elden çıkarma yoluna girdiğim çok olmuştur
Çevremde çok koleksiyoncu var, gerekirse bana ödünç verebilirler, okurum, nefsimi köreltirim, geçer gider. Sahip olmak değil okumaktan söz ediyorum.
Böyle sıfatları kendisine yakıştıranlar var mı ki bence ayıp böyle şeyler. Heyecan duyduğum işleri yapmaya çalışıyorum, hayat çok kısa yeni işlerle uğraşmayı tercih ederim doğrusu. Etki derken satışları yönlendirecek birisini kastediyorsan öyle birisi yok zaten.
Küfür de duyuyorum. İnanın insanı motive eden bunlar değil. Elbette edebilir ama kendi adıma şöyle diyebilirim: İnsanı hayata asılmaya zorlayan biten bir işin hazzı ve yeni birisine başlamanın heyecanı…
Üzülürüm ama dünyanın da sonu değil sonuçta azınlığın dergisi Serüven.
Bir insanın ölümü kadar hüzün verici değil ki konuştuğumuz şey…Hani yanıbaşınızdaki insanın bir gün hiç olmaması değil bu. Ortada dergiler var, sayfalarını karıştırabilirsiniz…
Olur elbet…Ama hayat devam eder. Orada kalmayız.Yeni işler yaparız. Jodorowsky bir röportajında enerjiyim, çünkü çok yaşlıyım, yakında öleceğim diyor. Hayallerim var onları gerçekleştirmek istiyorum.
Ben çıksın istiyorum, çıksın isteyenler var. Çıkar niye çıkmasın?
6 Comments:
bir serüven okuru olarak serüveni ciddi bir "iş" olarak görüyorum. sorudaki "çok satan çizgi romana karşımısınız" gibi bir cümleyi de Türkiye için yanıltıcı buuyorum. kardeşim Türkiye için 1000 satan çizgi roman çok iyi satan bir çizgi romandır.
ben bu röportajda röportajı yapan arkadaşın umutsuzluğunu görüyorum, ne demek Serüven dergisinin kapanması, ne demek Manganime çıkacak mı sorusu.
ben kolleksiyoncu değilim, olmuyacağım da.sadece okurum... vakti zamanında ben de düşündüm, Türkiye gibi çizgi romanı olamayan, çizgi roman satamayan bir ülke için bu dergi lüks değil mi diye. yoooook asıl şimdi lazım. çünki serüven bir çizgi roman dergisi değil, çizgi roman araştırmaları dergisi, ben o dergiyi satın alarak o dergiye destek olduğumu değil, o derginin beni geliştirdiğini düşünüyorum.
sorular şöyle olabilirdi,
manganime'yi 2 özel sayı olarak açıkladınız ama bunun devamı gelecek mi?
diğer yayıntürleri için de (frankofon yada fumetto gibi) benzer özel sayılar çıkacak mı?
serüven okurları heyecanla kılavuz ilavesini bekliyorlar, son sayınızda kılavuz vermediniz ama bu konuda bir açıklama yapacağız dediniz serüvenin kılavuz ilaveleri hakkında son durum nedir, bir martin amca sözlüğü olacak mı kılavuzlarımız arasında.
sitenizin blog sayfasında takip ettiğimiz kadarı ile uzun süreli bir kütüphanede gazete okuma döneminiz oldu. gazete striplerinden ortaya çıkan araştırmanızı biz bir çizgili hayat klavuzu yada karaoğlan kitabı gibi bir kitap olarak mı göreceğiz yoksa akademik bir araştırmamıydı o.
eylül-ekim ayları gibi yayınevinizin çıkartacağı söylenen çizgi romanın yazar çizeri kim... neden bu gizlilik, projelerinizin bir başka yayınevi tarafından çalınacağını filan düşünmüyorsunuz değil mi?
dağıtım sorununu yeni çıkacak sayıda çözebilecekmisiniz?
türkiyede yayınevleri çizgi roman yayınlamaya ara verirken yada bitirirken gençlerin çıkarttığı fanzinler çizgi roman dükkanlarında yerlerini aldılar. çapa, klan, zahiri gibi fanzin grupları "nasıl olsa yayınevleri çizgi roman dergisi basamıyor bari boşluğu biz dolduralım" diyorlar. eski bir fanzinci olarak piyasadaki bu arz talep dengesini nasıl görüyorsunuz, çizgi roman fanzinlerini okuma inceleme şansınız oldumu, fikriniz ne?
doğan kitabın bile aradan neredeyse bir yıl geçmesine rağmen komiser nevzatın 2. sayısını çıkartmaya cesaret edemediği bir dönemde bir serüven okuru olarak bütün bütün serüven ekibini kutlar ve daha uzun bir dönem serüven dergisini ve ilgili yayınlarını takip etmeye kararlı olduğumuzu söyleme ihtiyacı hissederiz...
kolay gelsin.
Anonim kardeş,
Bu kadar uğraşıp yazıyorsun, görüyorum ki siteyi iyi takip ediyorsun, sevda ile polemik de yapıyorsun ama adını yazmıyorsun, hiç oluyor mu? Bilemiyorum, belki de ben sorun ediyorum bu anonimliği..sorular çok uzun, kısa cevaplar vereceğim
+ manganime'yi 2 özel sayı olarak açıkladınız ama bunun devamı gelecek mi?
önce ilk sayıyı çıkartalım, bir yazı havuzu oluşturalım, dergi kendi yazarlarını çıkartsın. Sonrasına bakarız, benim isteğim devamı gelmesi yönünde
+ diğer yayıntürleri için de (frankofon yada fumetto gibi) benzer özel sayılar çıkacak mı?
bu yılı bir geçirelim, özellikle İtalyan çizgi romanlarıyla ilgili özel sayılar yapabilecek durumdayız..düşünüyoruz
+ serüven okurları heyecanla kılavuz ilavesini bekliyorlar, son sayınızda kılavuz vermediniz ama bu konuda bir açıklama yapacağız dediniz serüvenin kılavuz ilaveleri hakkında son durum nedir, bir martin amca sözlüğü olacak mı kılavuzlarımız arasında.
Kılavuzları birleştirip bir fumetti kılavuzu kitabı yapabiliriz, düşünüyoruz.
+ sitenizin blog sayfasında takip ettiğimiz kadarı ile uzun süreli bir kütüphanede gazete okuma döneminiz oldu. gazete striplerinden ortaya çıkan araştırmanızı biz bir çizgili hayat klavuzu yada karaoğlan kitabı gibi bir kitap olarak mı göreceğiz yoksa akademik bir araştırmamıydı o.
gazete bantlarıyla ilgili bir çalışma kolay bitmeyecek bir şey, aralıklarla çalışıyorum. Elbette bittiğinde kitap olacak.
+ eylül-ekim ayları gibi yayınevinizin çıkartacağı söylenen çizgi romanın yazar çizeri kim... neden bu gizlilik, projelerinizin bir başka yayınevi tarafından çalınacağını filan düşünmüyorsunuz değil mi?
Yok canım ne çalınması-oyunbazlık yapıyoruz işte…
+ dağıtım sorununu yeni çıkacak sayıda çözebilecekmisiniz?
Bir b planı yaptık, umarım çözeriz. çok da seçenek yok aslında. en önemli sorun bu, siz ne yaparsanız yapın ipler sizin elinizde değil.
+ eski bir fanzinci olarak piyasadaki bu arz talep dengesini nasıl görüyorsunuz, çizgi roman fanzinlerini okuma inceleme şansınız oldumu, fikriniz ne?
ne yazık ki bire bir çıktığı an alamıyor, sürekli izleyemiyorum, yoğun bir hayatım var, kitapçılara dahi gidemiyorum. ama şunu söylemek gerekiyor: fanzin tavır, enerji, üretim demek…fanzinci , piyasadaki boşluğu dolduramaz.. kendini geliştirir, büyütür, inat etmeyi, sabır göstermeyi, daha iyi anlatmayı öğrenir filan ama piyasadaki boşluğa ikame edilebilecek bir yayın olamazlar. Mantık olarak ayrılar…
+ bir serüven okuru olarak bütün serüven ekibini kutlar ve daha uzun bir dönem serüven dergisini ve ilgili yayınlarını takip etmeye kararlı olduğumuzu söyleme ihtiyacı hissederiz...
teşekkürler
levent bey, kimliğin ne önemi var, o ninlerce dergiyi nasıl kimliğini bilmediğiniz binlerce okurunuz aldıysa ben de onlardan biriyim... sevda hanımı da buradan bakınca heyecanlı bir arkadaşımız olarak görüyorum... bu arada her isteyen arkadaşın sizinle bu şekilde röportaj yapabileceği ve serüvencilerin fildişi kulelerde oturmadığı bir kere daha ispatlandı....
ama ne bileyim sevda hanım da şu "Vampirler Hakkında Doğru-Yanlış Testi" başlığına bir cevap verir diye ummuştuk... okurla bu kadar samimi olabileceğinizi gösterdiğiniz ve sorulara hızlı cevap verdiğiniz için ben teşekkür ederim.
ahmet
serüven dergisi okuru
bir yerlerde konuşuluyor, üzerinde yorumlar yapılıyor...
http://www.animemadness.org/forum/viewtopic.php?t=2652&postdays=0&postorder=asc&start=50
Serüven-Manganime dergisi ile ilgili kişisel bir açıklama yapma gereği duydum. Bir süre önce de benzer ifadeleri duymuştum. Kim ne amaçla söylüyor bilemiyorum, bir teenage lafazanlığı ve çok bilmişliğiyle, elbette bir özgüven patlamasıyla konuşulduğunu görüyorum. Serüven ekibi içinde yaptığımız tartışmalarda projeyi savunmuş biri olarak bu mübalağalı iddiaları cevaplamak zorunda hissediyorum kendimi.
Şöyle şeyler söyleniyor, daha önce çıkmış ve iki sayı sonra kapanmış olan Manganime dergisinin ismini, dergiyi çıkartan ekibin izni olmaksızın kullanıyormuşuz. İkinci olarak da bu dergi çıkarsa dergide görselleri kullanılan yayın sahipleri bize davalar açacaklarmış, o sebeple derginin ismini izinsiz kullananlar derginin çıktığı duyulmasın diye gizlilik içinde davranıyorlarmış vs…
Vakt-i zamanında manganime dergisini çıkartmış olan arkadaşları tanıyorum, yaşça onlardan büyük olduğum için de şöyle söyleyebilirim: ben bu çocukları seviyorum. Onlar kadar manga okumuyor, anime seyretmiyorum; manga ya da anime hiç birininki kadar yer etmiyor hayatımda. Ama onların iyi niyetine inanıyorum, manganime dergisini sürdürmeleri için gösterdiğim ısrar bütünüyle bu samimiyete dayanmaktadır. Hatta şöyle de söyleyebilirim: Çıkardıkları manganime dergisine değil onlara inanıyorum. Derginin adı manganime değil başka bir şey de olabilirdi, gösterdikleri emek ve enerji adına bunu öneren benim, onlar adına bir devamlılık olsun istedim. Bu ekibin birbirinden habersiz olduklarını, isim ve izin konusunda birbirlerine karşı böylesine nezaketsiz davrandıklarına zerre kadar inanmıyorum. Eğer öyleyse bile –ki imkansız- herkes bilsin ki bu tür çocukça, haset ve ihtiras dolu inatlaşmaların içine girmeyiz. Derginin adını değiştiririz, geçer gider. Bu tür asılsız lafları üretenlerin öncelikle ne yapmaya çalıştığımızı düşünmelerini dilerim.
İkinci olarak bu telif hakkı meselesi hakkında konuşanların herhangi bir deneyimleri ya da bilgileri olduğunu sanmıyorum. Üzüm mü yemek bağcı mı dövmek isteniyor doğrusu çok anlaşılmıyor. Ama bir kafa karışıklığı olduğu kesin..
Selamlar, kolaylıklar
belki de arkadaşlar hayalsaati diye bir sitenin yaptığı alpin röportajından böyle bir izlenim edinmişlerdir... aşağıdaki kısım o siteden yaptığım bir alıntı...
soru:- Siz aynı zamanda Türkiye’de şimdiye kadar basılı yayınlanan (bunu tartışmaya mahal vermemek için söylüyorum) tek anime ve manga inceleme dergisi Manganime'nin de yayın kadrosundaydınız. O zaman hemen soralım, Manganime gibi kaynak bir dergiyi bitiren neydi? Okur ilgisizli?i mi yoksa sektörel sebepler mi? Manganime'nin anlamı neydi sizin için?
alpin cevap:
Dergiyi bitiren tek şey Japon şirketleri ve yasalarıydı. Japonya’daki yasalara göre bir dergide yayınlanan her bir resim için resmin yasal sahibi olan şirketten ayrı bir yazılı izin almak gerekiyor. Dergi anime manga dergisi olduğu için doğal olarak içinde anime manga haberleri ve tanıtım yazıları vardı. Aynen bugün Türkiye’de yayınlanan sinema dergileri gibi. Hatta onlara göre çok daha akademikti. Yazıların çoğunu Türkiye'de çeşitli üniversitelerde anime ve manga üzerine yapılmış yüksek lisans tez, ödev ve araştırmaları oluşturuyordu. Anime ve manga üzerine bir dergi olduğu içindoğal olarak tanıtımını yaptığınız şeyin birkaç tane de resmini koymak zorundasınız. Resimsiz bir animasyon çizgi roman dergisi düşünebiliyor musunuz? Yapılsa bile Türkiye'de satması mümkün değil. Derginin ilk sayısını çıkardıktan sonra Japonya büyükelçiliği dergideki resimler konusunda ciddi bir uyarıda bulundu. Dergideki tüm resimler için yazılı izin almamızı istedi. Türkiye’de çok az anime'nin yasal temsilcisi var. Onlardan izin almak sorun değil, hemen hepsiyle bağlantımız var ama sahip oldukları animelerin sayısı çok az. Manga temsilcisi ise yok gibi bir şey. Bu yüzden şirketlerin Japonya'daki merkezinden izin almak gerekiyor. Fazlasıyla zor bir is. Bu nedenle bir çıkar yol bulmak için Japonya’yı temsil eden çeşitli organizasyonlarla da görüştük. Onlar da Japonya’da ki yasaların çok kati olduğunu, derginin bir şekilde Japonya'ya ulaşması durumunda şirketlerin hakkımızda dava açılabileceğini belirttiler. Bu konuda daha önceden bir deneyimimiz olmuştu....
diye devam ediyor...
umarım hayalsaati ekibi böyle bir alıntı yaptığım için kızmaz. ama bu konuşulan konuyla ilgiliydi diye düşünüyorum...
Yorum Gönder
<< Home