Perşembe, Ağustos 21, 2008

Crumb, Amerika, Fransa ve diğer şeyler

Amerika’da işler gittikçe sarpa sarıyor. Her gittiğimde daha da kötü buluyorum Amerika’yı. Her tarafta markalar, insanlar daha korkak olmuş, daha çok kural, daha çok yasak var, her şey çok pahalı. Yetişkinliğimin her döneminde Amerika’dan nefret etmişimdir. Bunun sebebi de Amerika’yı iyi bilmemdir. George W. Bush, Hıristiyan kökten dinciliğini destekleyerek çok tehlikeli bir oyun oynuyor- bu hayvan, bu canavar, Nazizm gibi hortlayıp, her şeyi yok edebilir.

Açıkça politik hiçbir şey çizmedim. Eğer öyle bir şey yapsaydım, çizdiklerimden ve duruşumdan çok emin olamazdım. Sol görüşlü bir gazeteye çiziyordum bir zamanlar, çok sıkıntılı bir işti. Çok net istekleri vardı ve benden kendi politik bakış açılarına göre bir şeyler çizmemi istiyorlardı. Ve eğer onlara göre bir şey çizmedimse asla mutlu olmuyorlardı. Mesela uçsuz bucaksız tarlaları süren devasa, korkunç tarım makineleri çizmiştim. Makinenin önünde elinde kılıç tutan sakallı bir hippi vardı. Makinenin içinden de kocaman bir şey çıkıyordu falan. “Bu olmaz,” dediler, “çiftçiler gücenebilir”. Hep bir şey çıkarıyorlardı karşıma.

Niye Fransa’ya taşındığımızı Aline’e sorun. Onun kararıydı bu. Ben pasifimdir, onun planlarına uyarım. Bu taşınmayla ilgili iki şey var. Birincisi, koca kıçlı bütün Amerikan kadınlarını özlüyorum. Fransız kadınları çok küçük ve sıskalar. Dişi olduklarını biliyorum; insanlar onların seksi olduğunu da düşünüyor ama beni heyecanlandırmıyorlar. Fazla zarifler. İngiltere’de kadınlara bakıp “Off Yavrum!” dersiniz. İngiltere’nin ve İskoçya’nın kadınları müthiştir. Kendilerini sokaktan aşağı öylece salıverirler. Fransız kadınları asla böyle rahat olamazlar.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home